İnsan ve Toplum – Medya ve Kitle iletişimi

Medya kısaca kitle iletişim araçlarının bütünüdür. İyi/kötü, doğru/yanlış anlam sistemi (yani gerçeklikler) medya dolayımıyla oluşmuştur ve oluşmaktadır. Ayrıca toplumsal denetim ve değişimi yönlendirme rolü önemlidir.

1900 başlarında kitle iletişimi modernitenin getirisi olarak görülmüş ve başta propaganda aracı olarak kullanılmıştır.

1920s Laswell: Medyanın şırınga iğnesi fonksiyonunu vurgular. Propaganda ve reklam için kullanımı bu dönemde ağırlıklıdır. Özendirmenin ötesinde almaya ikna edici bir söylem olmuştur. Bu dönemde medyayı: Kim kime hangi araçla ne söylüyor şeklinde ele alabiliriz.

1950s Lazarsfield – Sınırlı Etkiler: Medyanın rolünü kısıtlı görür. Kişiler arası iletişim daha önemlidir. Bu bağlamda medya, kanı liderini etkiler temelde.

Medyanın gerekliliğini savunan ana argümanlar: Çoğulculuk ile grupların kendini ifadesi ve İşlevselcilik bağlamında ortak değerlerin özümsetilmesi olarak düşünülebilir.

Medya teorileri:

İşlevselcilik: Ana temsilcisi Merton`dur. Medyanın işlevini anlamaya odaklanır. Bazı ana kavramlara değinirsek:

  • Kullanımlar ve Doyumlar: Katz, insanlar medyayı ne amaçla kullanıyor bunu sorgular.
  • Çoğulculuk: medya toplumun bir aynasıdır, içeriği tüketiciler belirler.
  • Liberal yaklaşım: Medya yönetimde 4. Güçtür. Devlet sansürü ve müdahalesi olmamalıdır.

Marksizm: Medya bize şu an yaşadığımız düzenin kaçınılmazlığını gösterir.

  • 1920s Gramsci Hegemonya teorisi
  • 1979 Althusser devletin ideolojik ve baskı aygıtları (medyanın görece bağımsız görünerek ideolojik rolünü oynaması).
  • Barthes ideolojinin kabul ettirilmesinde simgelerin ve mitlerin önemini vurgular.
  • Foucault dünya görüşümüzün söylemler tarafından şekillendiğini, her ilişkinin bir iktidar ilişkisi olduğunu söyler.
  • Stuart Hall – Britanya Okulu: iletişim anlamlandırma mekanizmasında çalışır. Anlam dil ile inşa edilir. Yani anlam sabit değil oluşturulan birşeydir. Ve medya burada kritik rol oynar. Medya okuması Hegemonik, Müzakereci veya Karşıt yapılabilir.

Post-Modern yaklaşım:

  • Bouldiard 1990s medyanın göstergeler ile gerçeklik arasındaki farkı silikleştirici rolünü vurgular. İmgenin gerçekle bir bağı kalmamıştır der.
  • McLuhan medya zaman ve mekan engelini kaldırmıştır, küresel bir köy oluşmuştur.

Medyanın sahiplik yapısı ve üretim süreci:

  • Herman ve Chomsky – Propaganda modeline göre medya özel mülkiyetin bir aracıdır.
  • Murdock ise medya sahiplerinin hep istediğini yapamayacağını öne sürer.

Medyanın ekonomi-politiği: Golding-Murdock tekelleşmeye dikkat çeker. Reklam getirisinin medya üzerindeki etkisi vurgulanır. Zamanla medyanın deregüle edilmesi ile bağlantı kurar. İzleyiciyi aynı zamanda tüketici olarak görür. Infotainment kavramı: medya içeriklerinde politik olanın sulandırılması ve gerçeklikle/eğlence sınırı kaldırılmasıdır.

Medya ve Küreselleşme: daha çok bilgi ve kolay erişim; kalitesizliği de getirmektedir. Schiller’e göre Amerika savaş sonrasında medyayı tahakküm aracı olarak kullanmıştır. Küresel ideolojinin taşıyıcılığını yapmaktadır.

Günümüzde internet ile artık beden olmaktan kimlikler varolabilmektedir. Medya sadece tüketilen değil kitlesinin de bir fiil parçası olduğu sosyal bir hal almıştır. Takma adların arkasında insanlar toplumsal baskıdan sıyrılabilirken haz yaşayabilirler ama aslında bu sahte ve geçici bir hazdır.