Şüpheciliğin ilk temsilcisi Pyrrhon’dur (mö290). Ana fikirlere değinirsek:
- Ahlakı bilginin imkansızlığı üzerine kurar. İmkansızlıktan kasıt: Eşyanın gerçek yapısını bilememektir. Doğruyu yanlıştan ayıracak net bir ölçüte de sahip değiliz.
- Bilgi sahibi olmak bizi mutlu etmez çünkü imkansızın (gerçek bilgiye ulaşma) peşine düşmüş oluruz. Gerçeklerden kesinlikle bahsedilemezken inkardan da çekinmektedir (sofistlerden ayrılır).
- Görünüş ile gerçekliği ayırır, görünüşü kabul ederken gerçeklik savlarına şüphe ile yaklaşır. Duyular ve akıl görünüşe dair bilgi verebilir.
- Birbirine zıt iki görüş öne sürülebilir. Hangisinin doğru olduğunu belirlememizi sağlayacak ölçüt olmadığından yargıyı askıya almalıyız (epokhe).
- Epokhe bizi ruhsal dinginliğe ve ataraxia ya ulaştırır. İnsan pekala mutlu olabilir bunun yolu bilgisizliğini kabul etmektir. Bu böyledir yerine bu bana böyle görünüyor demeliyiz.
- Şeyler kendinde güzel, çirkin, iyi ya da kötü değildir onları biz atfederiz. Sonra bunlara arzu duyarız. Bu farkındalık ile kendimizi girdaptan kurtarabiliriz.