Bireysel olduğunu düşündüğümüz birçok şey aslında toplumsaldır. Sosyoloji özel olanın içinde genel olanı görmemize yardımcı olur. Mesela birinin işsiz olması kişisel bir sorunken nüfusun üçte birinin işsizliği toplumsal bir sorundur. Herkesin sosyolojik konularda sağduyuya dayalı bir görüşü vardır bu nedenle doğa bilimlerinin tersine sosyolojinin bu konularda tekelci bir hakimiyeti yoktur.
Toplumu oluşturan şey bireylerden çok aralarındaki ilişkiler ve değerlerdir. Diğer insanların davranışlarına yönelik aksiyonlar toplumsal davranış olarak tanımlanır. Toplumsal olgu; kolektif gelişen, bireyin ötesinde davranış ve düşünme biçimleridir. Bu olgular ahlaki içerik taşır ve bireyi sınırlandırıcıdır. Birey kendi kimliğini topluma ve başkalarına göre tanımlar, yani başkalarıyla ilişki kurmadan insan kendini tanımlayamaz.
Sosyolojide ana yaklaşımlar: a) Pozitivist (Durkheim, Comte: insandan bağımsız keşfedilmeyi bekleyen gerçek vardır) b) Yorumlayıcı (Weber: gerçeklik dinamiktir, olanı anlaşılır kılmak amaçtır) c) Eleştirel (Marks: gerçeklik vardır, zamanla değişir, amaç çatışmaları ve çelişkileri ortaya çıkararak onu bulmaktır) d) Postmodern (varoluşçuluk, nihilizm, anarşi temelli: kötümserdir, araştırmalar ancak betimleyicidir, bütün betimlemeler eşit değere sahiptir)
Sosyoloji yöntem olarak nicelin (bilimsel, deneysel) yanında niteleyici (hipotezsiz) yöntem de kullanır. Araştırmalarda olgusal/deneysel , karşılaştırmalı , zamanla gelişimsel veya teorik/nedensel sorulara odaklanır.
Sosyoloji yaklaşımları ve akımları kabaca tarihsel olarak aşağıdaki gibi özetlenebilir:
- Öncüller: Saint-Simon (Endüstri toplumu fikri) , Comte (Pozitivizm) , Spencer (Sosyal Darvimizm)
- Klasik Sosyoloji: Marx (Tarihsel materyalizm), Durkheim (İşlevselci, toplum bireyler üstü gerçeklik, işbölümünün, kolektif bilinç), Weber (toplumsal eylem, bireyin eyleme atfettiği anlam, bürokrasi)
- Modern sosyoloji: İşlevselci (toplumun öz-düzenlemesi, toplumun adaptasyonu, Bozuk işlevler, Merton), Çatışmacı (Marxism, sınıf çatışmaları, eleştirel teori, kültür endüstrisi, Lukacs, Gramsci, Althusser, Horkheimer, Fromm, Habermas, Dahrendorf), Sembolik Etkileşim ve Fenomenoloji (özneler arası etkileşim, Mead, Goffman-dramaturji, Schutz), Feminizm (ihmal edilen kadın-erkek eşitsizliğine odaklanır), Postmodernizm (İlerleme, meta anlatılara karşı, çoğulcudur)